Hürriyet

22 Ağustos 2014 Cuma

Elma sirkesi

Merhaba dostlar,
Bu sene bahçemizde yetişen elmalarımız kurtlandı ve patır patır dökülür oldu maalesef. Herhangi bir ilaçlama yapılmadığı için her sene ne çıkatsa bahtımıza diyoruz zaten. Ama bu sene ki kadar kötü hiç olmamıştı.
Bu sene o kadar çok dökülüyorlar ki içim acıyor inanın. Ben de eş-dost tavsiyesiyle elma sirkesi denemesi yapıyorum o dökülen elmalarla.
Öncelikle topladığım elmaları yıkayıp, ezik çürük yerlerini temizledim ve 5 litrelik bir pet şişenin için doldurdum. Üzerine aldığı kadar su ilave ettim ve yarım dilim ekmeği de mayası olarak içine koyup kapağını kapattım. Şimdi 14 gün boyunca mümkümse aynı saatte yavaş yavaş açarak gazını çıkartacağım. Sonra tülbentten süzüp cam şişelerde saklayacağım.
Elma sirkesinin faydalarını sirke yapımı ile ilgili internette gezinirken öğrendim. Meğer neredeyse herderde devaymış. Sonrasında iyice heveslendim sirkem için. Şimdi heyecanla sonuçlanmasını bekliyorum.
Sevgiyle kalın....

19 Ağustos 2014 Salı

Turkuaz ve krem

Bu aralar epey bir ara verdim bloguma internet bağlantı sorunlarım yüzünden ama bu boş durduğum anlamına gelmesin lütfen. Bir taraftan yiğenim için ördüğüm battaniyemi örmeye büyük bir hız ve hevesle devam ediyorum, bir taraftan da yeni yeni denemeler ve projeler üretiyorum.
Instagram'da takip ettiği  @agnika isimli kullanıcının ( https://www.etsy.com/shop/mavihayal ) paylaştığı bir motifi denedim. Gördüğümde çok beğenmiştim motifi ve kendisinden istediğimde de sağolsun hemen paylaştı motifin yapılışını. Yaptığım ilk denemede aldığım sonuç beni mutlu edince hemen sizlerle de paylaşayım istedim. Bakalım sizin yorumlarınız nasıl olacak. Sizinle paylaştığım bu hali, gerdirilmeden sıcağı sıcağına resimlendi.
İpim Yarnart Summer serisinden ve %70 merserize ve %30 viscose bir karışım.  2,5 numara tığ kullandım. Ama sanırım bir numara ince bir tığ ile daha güzel olabilir. Deneyip göreceğim.
Sevgiyle kalın...

31 Temmuz 2014 Perşembe

Yaprak sedenli bluz

Taaa Mayıs ayında başlamıştım örmeye yaprak desenli merserize bluzumu ama, araya giren zamanda elime alıp bir türlü bitirmeyi başaramadığım bir bluz oldu kaldı. Ztaen elimdeki yarım işleri saysam uzun bir liste olur elimde.

Üyesi olduğum ve yapılan işleri çok severek takip ettiğim hanimelim.net forumunda paylaşılmış bir modeldi, çok severek ördüm, çok da çabuk ördüm ama gerdireceğim, birleştireceğim falan derken anca tamamlandı.  Hemen de paylaşayım istedim. Giyer giyer yine paylaşırım.








Kollarını da aynı şekilde tığ ile bitirdim. Benim hoşuma gitti, severek giyeceğim bir bluz oldu diyebilirim. 

27 Temmuz 2014 Pazar

Battaniye çıktı yola

Bayram arası vereceğim demiştim ama, yünlerimi alıp gelince, ciğercinin önünde yalanan kedi gibi oldum ve başladım bir iki motif yapmaya...

Çok hoşuma gitti elimdeki dokusu ve motiflerin duruşu. Bir heyecan, bir heyecan sormayın. Bir an önce başına oturup, kalkmadan, elimden bırakmadan parmaklarım dur diyene kadar örmek istiyorum. Ama malum, bayram, tatil, sevgili evde, kızçem başımın tacı, gelen giden, gidilecek yerler,yapılacak ziyaretler derken kaçamak bir kaç motif araya sıkışır tabi:)


Bunlar ilk bir kaç deneme motifi. Motifimi yine pinterest sayesinde buldum, modelin ismi "maybelle". Modelin detaylı anlatımını bulabileceğiniz adres ise şöyle;

http://myrosevalley.blogspot.co.il/2013/06/maybelle-square-crochet-pattern.html

http://6ichthusfish.typepad.com/6ichthusfish/2010/05/maybelle-crochet-flower-free-pattern.html

Umarım herşey yolunda gider ve zamanında bitirebilşrim battaniyemi.

Hepinizin bayramını kutluyorum, sevgiyle kalın...



25 Temmuz 2014 Cuma

Battaniye yapacağım 5

Battaniyem yola çıktı sayılır. Dün akşam İstanbul'a geldim ve bu sabah ilk işim yüncüme gidip yünlerimi almak oldu. 

Şimdi iplerim elimde olunca yapacağım motife karar vermek de kolaylaşacak diye düşünüyorum.

Alize Cashmira %100 yün bir ürün aldım. Umarım doğru bir karar vermişimdir. Onca emeğe ve maliyete yazık olmaz ve yiğenimin uzun yıllar kullanabileceği bir battaniye olur.


Şimdi, bayram hazırlığına başlamadan önce hemen aldıklarımı paylaşıyorum sizlerle, ve bayram sonrasında görüşmek üzere diyorum.

Şimdiden herkese iyi bayramlar ve hayırlı paylaşımlar diliyorum.

Sevgiyle kalın,

23 Temmuz 2014 Çarşamba

Battaniye yapacağım 4

Merhabalar, denediğim motifler küçücük, küçücük olunca iki ayrı motif çıkıverdi. Bu sefer ki denemelerim resimlerden bakarak çıkarttığım için maalesef açıklamalar sayfalarına yönlendiremeyeceğim sizleri. Ancak, iki motifte instegramdan görülüp denendiler.

Halen, yün ve merinos yünü arasındaki farkın ne olduğu ve nasıl yapmalı ne kullanmalı aşamasındayım. Yani, ne morife karar verebildim, ne de nasıl bir iplik kullanacağıma.

Bakalım gelen zaman bana neler gösterecek



Bugünlükte bu kadar, hoşça ve sevgiyle kalın

22 Temmuz 2014 Salı

Battaniye yapacağım 3

Evet, yapmayı planladığım battaniye ile ilgili motif arama ve denemelerim devam ediyor. Haftasonu olması ve ardından da kızımın okuldan en sevdiği arkadaşının ziyaretimize gelmesi sebiyle denemiş olduğum motifi yayınlayamadım ama arada elim boş durmadı.
Bu sefer bulduğum ve denediğim motif hem çok kolay hem de bitmiş hali çok güzel. Battaniyeyi gördüğümde bayıldım, renkler harika. Resimlerden yumuşacık ve harika bir dokusunun olduğu ilk bakışta belli oluyor. Sonra okuyunca anladım ki %100 Merino yününden yapılmış. Yıkanabilirlilik açısından yün bir battaniye düşünmemiştim ama şimdi neden olasın diyorum. Toplam 108 motif örmüş ve el boyaması bu merino yünleri için tanesi 15 dolardan 41 renk kullanmış ve çerçevesi için de 11 çile ip ile birlikte toplam 780 Dolara malolmuş battaniye. Günümüz şartlarında bizim ülkemiz için bir servet değerinde. Hele hele bizim ülkemizde adı hanım dilendi bey beğendi olan ve elde kalan, konudan komşudan toplanan kalmış iplerle tamamlanan bir motif için dudak uçuklatacak bir maliyet. Neyse, varmış almış yapmış çok da güzel olmuş, güle güle kullansın diyelim. Aslında, battaniye için 108 motif yapmış ama kalan iplerle 400 motif daha yapılabilirmiş, çerçevesi hariç. Bu cümleyi okuyunca içim rahatladı demeden geçemeyeceğim. Neyse, motifi bulduğum sitede, örnek ile ilgili tüm detaylar var kullanılan ipin markası, iplik renkleri, kaç tane kullanıldığı. Hatta, battaniyeyi birebir yapmak isterseniz sipariş bile verebiliyorsunuz ama Türkiye'ye gönderiyorlar mı bilmiyorum.
Bu arada bende ufaktan bir araştırma yaptım, bizde merino yünleri kaç lira, renkler nedir falan diye ama maalesef bizim ülkemizde merino yünlerinin üretimi ve renk alternatifleri söz konusu siteyle mukayese edince yok denecek kadar az.
Nako da tek bir ürün var o da  %10 merino yünü %10 polyamid ve %80 premium akrilik, 100gr ve fiyatı 7,5TL, ve maalesef düz renk seçeneği yok.
Kartopu'nda düz renk seçeneği var, %100 yün bilgisi var, 170mt ve 100 gr lık yumaklar 7,5 TL. Renk seçeneğide fena değil ama öyle 41 renk filan hak getire.
Alize de ise merino seçeneği hiç yok.
Bildiğim başka online el örgü yünü satan yer yok.
Merino yünü ile normal yün etiketli ürünler arasında ne fark var, ben bilmiyorum bilen varsa ve lütfen benimle paylaşırsa çok sevinirim.
Onca laftan sonra benim yine Nako Estiva ile denediğim motifimi sizlerle paylaşıyorum.
Ama lütfen motifin orjinaline de bir göz atın, gökkuşağı adını vermiş battaniyesine ve çok da uymuş adına.
Ama ilk önce beni motifim diyorum:)


Ve şimdi de buyurunuz görsel şölene deyip onca sözünü ettiğim sitenin adresine:

http://www.purlbee.com/the-purl-bee/2012/11/15/whits-knits-bears-rainbow-blanket.html

Yorumlarınızı, ve özellikle de yün ve merino yünü ile ilgili deneyim ve düşüncelerinizi paylaşmanızı dilerim.

Sevgiyle kalın...




18 Temmuz 2014 Cuma

Battaniye yapacağım 2

Evet, battaniye için aramalarım ve denemelerim devam ediyor.  Aralık ayına yetiştireceğim için vaktim var diye rahatım ama zaten elimde de deneme yapmak için çok fazla ip alternatifim yok maalesef, o yüzden de tek renk yada 2 renkle deneyebileceğim modelleri yapıyorum şimdilik.
Hangi iple yapmalıyım ona da karar vermiş değilim henüz. Hem ağır olmasın istiyorum, hem de yumuşak ve yıkamaya gelen bir ip olsun istiyorum. Geçen yıl katıldığım bir battaniye etkinliği vardı, orada Nako Lüks Bonbon kullandık. Ancak bittiğinde oldukça ağır bir battaniye oldu. Hatta ben onu battaniye olarak değil ama balkonumuzdaki salıncakta örtü olarak kullanıyorum. Yine aynı şekilde, %100 akrilik bir ip ile de ripple-zigzag battaniye örmüştüm, aynı sorun orada da vardı. O yüzden iplik ve marka seçimimde daha dikkatli olmalıyım. Ama önce modelime karar vermem lazım
Bugün, http://crochetspot.com adresinde bulduğum, Granny Square with Flowers isimli modeli denedim. Yine elimdeki %50 pamuk %50 bambu olan Nako Estiva ile denedim. Zaten şu anda elimde bu markanın iki ayrı renk ipi var, onlarla idare edeceğim bir müddet.
Buyurunuz bu günkü motifime.

Orjinal motif ve açıklamalar için :
 http://www.crochetspot.com/crochet-pattern-granny-square-with-a-flower/
Sevgiyle kalın....

17 Temmuz 2014 Perşembe

Battaniye yapacağım

Yiğenime doğum günü hediyesi olarak bir diz üstü battaniyesi örmeyi planlıyorum. Aralık ayına yetişecek bir battaniye olacak, başladım araştırma ve denemelere. 

Pinterest, hepimizin için bir derya, ben alık balık bak bak dur durumlarındayım. Bir de en kötüsü, şu anda elimde maalesef ip seçeneğimde olmadığı için denemelerim de kısıtlı ama olsun, şimdi arıyorum tarıyorum, elimde bulunan merserize iki renk ile beğendiklerimi denemeye çalışacağım. Yaptılarımı da burada paylaşacağım, sonra bir karar verip başlarım örmeye.

Bu paylaşacağım model aşağıda linkini paylaştığım siteden
http://littlemonkeyscrochet.com/wildflower-granny-square-free-pattern/Her bir sırasını çok güzel anlatıp bşr de resimlemiş hatta link vererek resimlerimi de paylaşabilirsiniz demiş ama ben yine de kıyamadım emeğine, arzu eden, daha ehil bir elden çıkmış, doğru ip ve tığ ile yapılmış olan örneği linke tıklayarak görebilir. Ben burada sizlerle kendi yaptığımı paylaşacağım.Örneğin adı Wildflower, benim gibi bir acemi için bile oldukça kolay bir model.



Bu arada, belirtmeden geçemeyeceğim, örneği denedim ve hemen bir el ütüsüyle paylaşıyorum. Biraz marullanma var gibi duruyor ama birleştirmeler yapılınca kalmayacak.
Beğendiğim ve denediğim modelleri kararım kesinleşinceye kadar paylaşmaya devam etmeyi planlıyorum. Yorumlarınızı ve varsa önerilerinizi bekliyorum.

Ve ipim Nako Estiva, 3.5 numara plastik tığ kullandım.

Sevgiyle kalın,

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Nane çiçeği


Hayatımda ilk defa nane çiçeği gördüm. Aslında gördüğümün nane çiçeği olduğunu da bilmiyordum. Çok güzel görünüyorlardı, kızım toplayıp getirmişti, hem çiçekler, ve tabiki hem de kızımın getirmiş olması çok hoşuma gitmişti.
Hemen alıp suya koyayım derken, baktım mis gibi nane kokuyorlar. Aaa bir baktım yaprakları nane yaprağı ama bu yaşıma geldim hiç naneyi çiçekli haliyle görmemişim.
Hep pazarda, markette demet demet gördüm. Bir keresinde de pencere bostanı olarak almıştım nane ve maydanoz ama o zaman da çiçeklenmemişti. Neyse, kokusu nane ve yaprakları da tıpkı nane olunca hemen google amcaya sordum. Nane çiçeğini. Bir de ne göreyim elimde tuttuğumla aynı çiçek. Ve böylelikle ben 50 yaşımda, kızım 5 yaşında tanışmış olduk nane çiçeğiyle. Kızımla ikimizin ortak heyecanınoldu nane çiçeği.
Sonra, kızımla gittik topladığı yere, yaşadığımız sitenin yol kenarında kendiliğinden çıkmış, yayılmışlar. Mis gibi kokular salarak orada kendilerine bir yaşam bulmuşlar. Bir kaç kök çıkartıp bahçemize getirip ektik. Bakalım tutacak mı? Merakla bekleyeceğiz. Eğer söylendiği kadar arsızsa ki umudumuz o yönde. Minik bahçemizde çiçek veren kendi nanelerimiz olacak.


Yakında, salkım domateslerimizle ilgili de sizinle paylaşacaklarım olacak, o zamana kadar sevgiyle kalın.

9 Temmuz 2014 Çarşamba

Etek etkinliği

Biliyorum geç kaldım ama elimde olmayan nedenler bana zamanımı istediğim gibi kullanma hakkını vermedi maalesef.
Okullar kapandığından beri bir telaş, bir koşturmaca, bir heyecan arada biraz moraller bozuldu falan ama hayat böyle koştur dur...
Efendim, önce kızım eğitim öğretim hayatının ilk kısmın yani okul öncesi serüvenini tamamlayıp resmen artık ilköğretim 1. sınıf öğrencisi oldu.
Geri dönüp bakınca ne kadar da büyümüş olduğunu görmek beni çok mutlu ediyor, gururlandırıyor, anne olmanın tadına varıyorum....
İşte, henüz 3 yaşını bile doldurmamışken okuldaki ilk günü;
İkinci yılın ilk günü, sanki biraz daha büyümüş,
Ve geçtiğimiz yıl okulun ilk günü, artık kendinden daha emin ve çok keyifli okulda olduğu için.
Ve yıl sonunda, karnesini almış, mutlu ve gururlu kızım annesinin kollarında.

Okullar kapandıktan 10 gün sonra Mimar Sinan Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi İstanbul Devlet Konservatuarı Bale bölümü seçmelerine girdi Eda ve sonuçlar açıklanana kadar geçen iki gün kendisi için değilse bile bizim için heyecanlı bir bekleyişti. Ve sonuç hepimizi çok ama çok mutlu etti. Listede ismini görür görmez hemen kayıt işlemlerini tamamlayıp tatilimize resmen başlamış olduk.
Liste asılırken tüm ailelerde olduğu gibi bizde de büyük bir heyecan vardı. Bir taraftan henüz 5,5 yaşında ve hayat gailesi başladı bile derken bir yandan da onun için en iyiyi bulma ve verebilme telaşı ve sorumluluğuyla önümüze bakıyoruz. Umarım gönlündekileri gerçekleştireceği ve açık bir yolu olur.
Ben etek etkinliği ile ilgili bir yazı yazmak için başlamıştım ama nerelere gittim nerelere, efendim, etek etkinliği için yola çıkalı çok oldu ama koşturmacadan tamamlamak ancak bugüne kısmet oldu ve hemencecik paylaşayım istedim.
Kot eteğim 2009 yılı Burda dergisilerinden birinden. Kalıp bir arkadaşıma ait olduğu için tam olarak hangi aya ait olduğunu bilmiyorum.
Modelde kemer vardı ama ben pervazla tamamladım, öndeki ceplerle böylesinin daha iyi olacağını düşündüm.
Bu etekte ilk defa spor dikiş kullandım. O yüzden de bol bulamaç spor dikiş yaptım. Belin de, eteğinde, ceplerinde, yan dikişlerde, penslerde ve hatta fermuarında bile.... Benim çok hoşuma gitti. Bakalım sizin fikriniz ne olacak.
Umarım yakın zamanda üzerimde de görüntüleyip paylaşacağım.
O zamana kadar sevgiyle kalın...

14 Haziran 2014 Cumartesi

Etek Dikelim Etkinliği Yapalım mı?

Evet, birlikte pantalon diktik, elbise diktik, dikiyoruz bir de etek dikelim mi diye soruyor  Amatör Terziler Kulübü. Ben varım, siz ne dersiniz?


yeniden görüşünceye kadar, sevgiyle kalın

Birisi elbise etkinliği mi demişti?

Evet, bu etkinliği düzenleyen arkadaşa çok ama çok teşekkür ediyorum. Hem kızıma hem kendime ikişer elbise çıkarttım.
Kızım için diktiğim ilk elbiseyi askısında paylaşmıştım sizlerle şimdi de kızımın üstünde size göstermek istedim. Kızım sevdi, ben sevdim ikimizde musmutlu olduk.

Kendim için diktiğim elbise ise aslında bir bluz kalıbından elbiseye dönüşüm oldu. Bir anda çıkıverdi. Havalar birden ısınınca, ve karne günü kendim için uyugun ne olabilir ki giymek için derken bu elbise dikildi, pardon tamamlandı. Kumaş yine Çarşamba pazarı, çok sevgili kuzenimin deyimiyle eşele butikten, 3 Liraya alınmıştı ve bekliyordu. Aslında kesilip biçilmişti ve hatta yola çıktılar bile diye haber salmıştım ortalığa ama, iki yakasının bir araya gelip giyilir olması için kısmet bugüneymiş. Kumaş tam bu kadardı. Ne fazla ne eksik. Sadece yanlardan birer parça çıktı, eeee o da tabiki gene Eda'ma oldu bir etek. Ona da zaten dumanı üstünde demiştim taaaa Nisan ayında ama havalar bir müsade etmedi ki giyilsinler, bundan sonra inşallah.
Buda anne kız ikimiz birlikte. Henüz blogum için fotoğraflamaya alışamadım ama en kısa zamanda diktiklerimle ilgili daha bol resimler paylaşacağım.
Haa, bu arada kızımın tepesindeki pembe-mor kurdelanın sarı elbise ile alakası ne derseniz, o da bir sonraki yazının konusu olsun.
Ve bu arada yazımın başında ikişer elbise diktim dedim ama burada sadece birer elbise paylaştım sizlerle ama diğer iki elbise de yolda, yakındır onlarda burada yerlerini alır. Yani.... azzzzz sonra durumu....
O zamana kadar sevgiyle kalın....

13 Haziran 2014 Cuma

Bebek battaniyesi

Merhaba sevgili dostlar, bugün kızımın 3 yıllık okulöncesi eğitimini tamamladığı gün olduğu için ve anne ve babası olarak bizleri duygulandırdığı, mutlandırdığı ve umutlandırdığı için Edamı yazacaktım size ama sonra kendi kendime çok duygusalım bugün, kalsın sonra yazarsın Hülya deyip, kızımın bugün yarın doğum bekleyen öğretmeni için ördüğüm bebek battaniyesini paylaşayıp istedim.
Kızımın sınıf öğretmenlerinden biri ilk bebeğini kucaklamak için gün, hatta dakika sayıyor diyebilirim. Bu sabah karnelerini vermeye geldi ama sonrasında onca telaş ve heyecanın arkasından soluğu hastanede almış olabilir.

Bebek için ne yapayım ne yapaım derken, uzun zamandır denemek için neden aradığım bir motifi kullanarak bir bebek battaniyesi yapmaya karar verdim. Bir de bebeğin kız olacağı kesinleşince, renklerde kendini belli etti ve sonuçta bu battaniye ortaya çıktı. Bitde kenar süsü yaptım daha da bir içime sindi. Bugün öğretmeni de beğendi, umarım severek sağlıklı günlerde kullanmak nasib olur.



Şimdilik hoşçakalın, sevgiyle kalın

5 Haziran 2014 Perşembe

Elbise dikmeye devam

Elbise dikiyoruz etkinliği için önce kızıma bir elbise dikmiş ve buradan da paylaşmıştım ya, şimdi de kendim için bir elbise dikmeye başladım.
Burda dergisi. Mayıs 2014 sayısından 140A numaralı modeli seçtim kendim için. Kumaşım keten, bir kaç yıl önce meşhur Çarşamba pazarından almıştım yere dökülmüş parçaların içinden. Bana bir elbise, kızıma bir elbise ve kalanla da mukhakkak birşeyler olacak..
.
Üst beden cuk diye oturdu ama etek neredeyse 3 beden büyük geldi. O yüzden de etek olarak kendi dar etek kalıbımı kullanacağım sanırım.
Ama hemen üst bedeni kestim biçtim diktim ve hatta astarladım bir hız, yarın da eteğini tamamlar ikisini birleştiririm diye ümid ediyorum. Ama, şimdilik olanı sizinle paylaşmadan olamadım:)
Sevgiyle kalın, yakında görüşmek üzere....

3 Haziran 2014 Salı

Günaydın gün görmek için bekleyene,

15 Ocak 1902 - 3 Haziran 1962

Nurlar içinde uyu



Şiir yazdığı için, hem de çok güzel şiirler yazdığı için hapislerde ve sürgünlerde geçen bir ömür.

Düşünür düşünür kızarım bu hiç değişmeyen sisteme, düşünür düşünür severim bu güzel ülkemi. *





* Prof. Dr. Metin Feyzioğlu

Tarhana yaptık

Bizim evimizde yaz kış 365 gün çorba içilir. Hani çorbasız sofraya oturulmaz desem yeri vardır.
Ben kendi evimde böyle gördüm, tabi annem de kendi annesinden bu şekilde öğrenmişti. Bakalım kızıma öğrettiklerimin içinde çorbasız sofra olmaz olacak mı?
Sevgilim için pek de gerekli değildir çorba. Hele ardından sevdiği yemekler varsa hiç gözü görmez çorbayı diyeceğim ama diyemiyorum, çünkü kızım babası yemezse ben de yemem dediği için mecburi hizmet tarafından tabağına kepçenin ucuyla da olsa konulmuş çorbayı içer, kıramaz kızını da beni de.
Fakat, çorbanın mide için, bağırsaklar için çok önemli bir yolaçıcı yumuşatıcı özelliği olduğunu dinlemiştim ya da okumuştum bir yerlerde. Avrupa da özellikle çorba kültürü olmadığı için oralarda yaşayan insanlarda pekçok görülen hemoroid güzel ülkemizde pek yokmuş. Çünkü düzenli olarak içilen çorba bağırsakları mülayim tutmakta, rahatlatmakta çok yardımcıymış. Bilmem ondan bilmem başka bir şeylerden ama bizim ailemizde bu tür rahatsızlar hiç yoktur diyebilirim rahatlıkla.
Neyse, konumuz, tamamen Tarhana yapımı ile ilgiliydi, dönelim konumuza. Her türlü çorbayı çok severiz. Yeni tadlar denemeye de çok açığız. Yemek bloglarını gezerken okuduğum çorbaları hemen deneyiveririm. Beğenirsek tarif defterimde yerini alır ve bir daha bir daha pişirilir yoksa tarif defterine girmez, unutulur gider.
Ama, bütün bu çorbaların yanında bir çorba var ki, tüm aile, hiç itirazsız bayıla bayıla sabah öğle akşam, günde üç öğün içebiliriz. TAHANA! sanırım pek çok kişi için durum aynıdır. Değişik yörelerde değişik şekillerde yapılsa da tarhana tarhanadır ve herkesin damak zevkine hitap eder.
Bizim evimizde iki çeşit tarhana yapılır.  Bir tanesi Macır tarhanası denir ki, yaz sonunda kışa hazırlık olarak yapılır. Taze, domates, kırmızı biber, nohut, yoğurt, un filan kullanılır, kurutulur ve tükelilir. Oldukça meşakkatli bir yapımı vardır. Ama bir o kadar da lezzetlidir. 
Bir de Manav tarhanası vardır. Bunu yapmak için mevsim gözetmezsiniz. Taze taze domates biber aramazsınız. Bunun için, mayalı bir parça (ekmek hamuru) hamurunuz, yoğurdunuz, domates ve biber salçanızın olması ve bir kaç gün de vaktinizin olması yeterli olacaktır.
İşte biz, yaz sonunda yamış olduğumuzbu tarhanamızı tükettiğimiz için yeniden yaptık kızımla birlikte!!! Kızım ve en yakın arkadaşı Rabişimiz yumrukları ap ayrı bir tat kattı tarhanamıza.



Domates ve biber salçası olarak da, yine yaz sonunda hazırladığım domates ve biber soslarımızı ve yine ev yapımı manda yoğurdumuzu kullandık.
Bir de bu yıl rahmetli kayınvalidemin yaptığı ü Arnavut usulü tarhana var, onu da ayrıca yapmıştım. Ama ailece manav tarhanasını daha çok tükettiğimizi söylememe gerek yok sanırım:)
Arnavut usulu tarhana, bir bütün tavuk, soğan ve havuçla birlikte haşlanıyor. Sonra tavuk etleri didiklenip kemiklerinden ayrılıyor. Domates ve biber salçaları yada sosları ve yoğurtla birlikte aldığı kadar un ilave edilip yoğuruluyor. Biraz kurutuluyor ve robotton geçirildikten sonra direk güneş almayacak bir şekilde kurutuluyor. Sonrasında da afiyetle yeniyor.

Tarhana maceramız şimdilik bu kadar. 

Hoşçakalın, sevgiyle kalın.






2 Haziran 2014 Pazartesi

KADIN!!!


Bu fotoğraf facebookta dolanıp duruyor epey zamandır ve her seferinde ne kadar doğru diyorum kendi kendime. Resmi bu sefer gördüğümde buradan da paylaşayım istedim. 


Sevgiyle kalın....

Bale Gösterimize Hazırlanıyoruz!

Canım kızım, Edam, nazlı bebeğim, yürümeye başladığından beri ya koşuyor ya dans ediyor. 

Hal böyle olunca  biz de geçen sene okullar başlarken tuttuk elinden gittik bir bale okuluna. 2 senedir, Cumartesi ve Pazar günlerimiz orada geçiyor ve Eda çok keyif alıyor. 

Yine yıl sonu geldi, ve yine gösteri zamanı.... Dansı da gösteriyi de çok ciddiye alıyor ve büyük bir heyecanla hazırlanıyor gösterisine... 

Gösteri, Pera Güzel Sanatlar Lisesi Bale Bölümünün gösterisi olduğu için, sadece çocukların bale gösterisi değil, lise bölümünde eğitim gören ablaların da gösterileri var. Bizim minikler de abla balerinlerin gösterilerinden önce minik bir gösteri yapıyor olacaklar. 

Gösteri davetiyesinin görseli de çok güzel. Hepimizi sardı bir heyecan.

Şimdiden kızçeme başarılar diliyorum, ayakları düz bassın ve yolu açık olsun....

Sevgiyle kalın....

30 Mayıs 2014 Cuma

Etkinlik elbisesi

Elbise dikiyoruz etkinliğinin kızım için diktiğim ilk elbisesi bitti, kızım yarın inşallah giyecek. Gerçi bugün yaşadığımız hava muhalefeti yüzünden yarın cesaret edebilirmiyim bu elbiseyi giymesine emin değilim ama, yinede ikimizin de beğendiği, içimize sinen bir elbise olduğunu söyleyebilirim.
Görüş ve yorumlarınızı bekliyorum. Elbisenin tam rengini maalesef yakalayamıyorum ama çok tatlı bir sarı. Sanırım gün ışığında Eda'nın üzerinde resimlediğimde daha net belli olacak.


Sevgiyle kalın...

Bayıldım!...

Evet, tek kelimeyle bayıldım, hazırlayanın aklına, emeğine ruhuna sağlık, selam olsun....


29 Mayıs 2014 Perşembe

Okunacaklar listesi

Aslında iyi bir kitap okuru olduğumu söyleyebilirim. Hayatım boyunca da düzenli olarak kitap okudum. Başucumdan kitap hiçbir zaman eksik olmadı.
Bunun için sanırım sevgili ilkokul öğretmenim Mesude Oskay hanımefendiye teşekkür etmem gerekiyor.   Bir de lise de bir edebiyat öğretmenimiz vardı ki Recep Engin beyefendi, gerçekten bana kitap okumayı öğreten, sevdiren, önümde yol açan insandır kendisi. Her ikisini de saygı ve hürmetle anıyorum.
Doğup büyüdüğüm evde annem ve babam daha ziyade iyi birer gazete okuyucusudurlar. Şimdilerde yaşları 80leri devirmiş olmalarına rağmen halen günde 3-4 ciddi gazetenin, Sözcü, Cumhuriyet, Aydınlık ve bizim evin ben kendimi bildim bileli değişmez gazetesi Hürriyet, tüm köşe yazarlarını okurlar.
Yani, okuyan bir ev ahalisi, okumanın önemini benimsetmiş, öğretmiş öğretmenlerle birleşince bendeniz de kitabı eksik olmayanlardan hatta yedekli olanlardan oluverdim.
Umarım bu zevki kızıma da aşılamayı başarırım. Şimdilik kitabı bana okutmadan uykuya geçmeyi başaramıyor, dileğim kendi kitabını okumaya başladığında da bu alışkanlığının değişmemesi.
Neyse dostlar, uzun lafın kısası. Ben bugün yine kitap aldım kendime onları sizinle paylaşayım istedim neler anlattım neler.... İşte aldığım kitaplar...


Tıpba Sarıünal'ın kitabını http://banucabirseyler.blogspot.com.tr blogunun sahibesi Banu hanımın tavsiyesi ile not etmiştim ve aldım, birde yine kitaplar hakkındaki yazılarını takip ettiğim http://qunegond.wordpress.com/2014/05/24/golgeler-ve-hayaller-sehrinde-murat-gulsoy/ blogundan not ettiğim Murat Gülsoy'un Gölgeler ve Hayaller Şehrinde okuma sırasında yerlerini aldılar. Birde D&R Can yayınlarının bazı kitaplarını 5TL ye etiketlemiş, onların içinden de diğer 3 kitabımı seçtim.
Okudukça duygularımı paylasmak üzere, sevgiyle kalın...

28 Mayıs 2014 Çarşamba

Resim sergisi

Eda resim yapmayı, dans etmeyi özellikle de konuşmayı çok seviyor. Kendisi hiç susmaz hatta uyurken bile konuşur. Doğduğu andan itibaren sürekli sesler çıkartmaya başlamıştı, hızla ve oldukça da güzel konuşmuştu. Öyle yarım yamalak ve yanlış söylemeler olmadan başlamıştı konuşmaya.
Sonrasında, yavaş sayılacak bir hızda başladı yürümeye. Neredeyse 1,5 yaşına yaklaşıyordu kendi kendine güvenle yürümesi. Oysa 9 aylıkken ayaklanıp başlamıştı parmaklarının üstünde sıralamaya, koltukların, masanın tepesine çıkıp inmeye. Ama kendini toparlayıp, kendine güvenip yürümesi zaman almıştı. Ama yürümeye başladığı andan itibaren aslında koşmaya ve dans etmeye başladı demek daha doğru olur.  Şimdi 5,5 yaşında ve yürümüyor, koşuyor.
Derken televizyonda bir çizgi film bulduk. Angelina Ballerina. Bir balerin fare ve konservatuardaki fare arkadaşları ile bale ve müzik sınıflarındaki maceralarını anlatan bir çizgi film. Böylelikle dans eşittir bale oldu. Filmdeki farenin yaptığı bale hareketlerini yapmaya başladı, derken kendi kareografisini yaratıp bize sürekli bale resitali verdi. Durum böyle olunca zamanı gelince tuttuk elinden gittik bale okuluna. 2 senedir büyükmbir mutlulukla devam ediyor bale derslerine.
Ve elimiz kalem tuttu, evin her yeri resim defteri ve renk renk çeşit çeşit boya kalemleri ile doldu. Önce duvarlar tuvali oldu, sonra bir şekilde öğrendi duvarları kullanmaması gerektiği ve resim defterleriyle devam etti resmetmeye. Son zamanlarda özellikle şu kare not kağıtları var ya onları kullanıyor resimler yapmak için. Ve yapılan resimler hep saklanıyor, kutular kutular kutular dolusu resimlerimiz var sakladığımız. Sonunda bir sergi yapmaya karar verdi. Bunun çocukça bir plan olduğunu düşünüyorduk ve tabi tabi diyorduk. O davetiyeler hazırlıyor, kimlere vereceğini listeliyor ve davette neler ikram edeceğimizi bile planlıyordu.
Sonra bir akşam en yakın arkaşlarını ve dayısıyla yengesini ki kendisini "dostu" olur ertesi günkü sergi açılışına davet etti. Ciddi ciddi telefon etti ve sergisine davet etti. Annecim dedim böyle davet mi olur hani bunun ikramları deyince de, ben yarın okuldan gelene kadar sen yaparsın oldu cevabı.
Babasıyla resimleri astılar duvara, ben yaptım börekleri kekleri ve okuldan geldikten sonra parti kıyafetini giyip sergisini açtı kızım.


Ne hikmet sadece sizinle paylaştığım bu iki kare resimi çekmeyi akıl etmişim. Maalesef daha fazlası yok elimde. Gerçekten üzgünüm. Bu özel güne ait duygularım üve anılarım kadar onun için saklayabileceğim daha çok görselim olsun isterdim.
Bu arada söylemeden edemeyeceğim. İki yanda yerleşmiş olan tualler benim portrelerim....

Bugün bir yazı okumuştum * çok hoşuma gitti ve tam yeri geldi diye düşünürek paylaşıyorum.


... Şöyle demiş Sue Fitzmaurice, ben de senin için yazıyorum Edam’m: To my daughter: If I could give you one thing, it would be to see yourself through my eyes; then you’d see how amazing you really are**
**http://asliveselin.com/benim-gozlerimden-sen/
*Kızıma: Sana tek bir şey verebilseydim, bu kendini benim gözlerimle görebilmen olurdu; böylece gerçekten ne kadar büyüleyici olduğunu görebilirdin

Seni seviyorum Eda'm, sen hayatımda aldığım en güzel en özel hediyesin. Rabbim'e şükürler olsun ki senin annen olmayı bahşetti bana.... Yolun da bahtın da açık olsun, şansın yanından hiç ayrılmasın.

Sevgiye kalın....

27 Mayıs 2014 Salı

Elbise dikiyoruz!


Dikiş dünyam, birlikte elbise dikelim demişti, ve ben de hemen hooop atlamıştım bu etkinliğe. Etkinlik detayları için lütfen ziyaret edin, http://http://dikisdunyasi.blogspot.com/2014/04/elbise-dikelim-mi.html
Hem kendim, hem de kızım için planlarım var ve bu etkinlik sayesinde planlarım hızla gerçekleşmeye başladı bile.
İlk elbisem kızım için. Devam ettiği okulda bu Cumartesi günü bir sunumu olacak, evet, henüz 5,5 yaşında ama arkadaşları ile birlikte hazırladıkları yılsonu gösterisi dışında; yıl içinde öğrendiklerini öğretmenleri eşliğinde bireysel olarak sunacak. Hem bizim için hem de onun için apayrı bir heyecan. Her ne kadar ailelere özel bir sunum olsa da ben o gün giymesi için bu sene de çok moda olan sarı renkte ve yine Çarşamba pazarından alınmış bir kumaş ile kızıma bu güne özel bir elbise dikmeye karar verdim.
Elbisenin kalıbı Burda dergisinden ama bir arkadaşımdan aldığım için maalesef hangi sayısı bilemiyorum.
Aslında çok basit bir elbise. Önden A pilesi var o kadar. Ama benim kumaşım çok ince olduğu için ben iki kat olarak dikiyorum elbiseyi. Üst elbise A pilili olarak dikiliyor, ve iç elbise ise pili yapılmadan dikilecek. İki elbise kollar ve boyundan verev biyelerle birleştirilecek.
Eteğinde de neler yapıyor, nasıl yapıyor diye uzun zamandır izlediğim http://nothingtoofancyblog.blogspot.com.au/2013/06/finally.html  da gördüğüm, her nedense Paris diye adlandırdığı etek modelini yapmayı planlıyorum.
Sonucu çok yakında paylaşıyor olacağım, umarım bir aksilik olmaz. İyi dileklerinize ihtiyacı var.

Sevgiyle kalın...

Mutfak perdem

Merhabalar,
Bu sefer sizlerle diktiğim mutfak perdemi paylaşmak istiyorum.
Eski perdelerimi ölçü olarak kullanmak için çıkartmadan önce resimlemediğim için maalesef sizlere mutfağımın eski halini gösteremiyorum ama, yeni puantiyeli perderimi bugün bir heves diktim, resimledim ve paylaşıyorum. Ev halkından önce sizlere görücüye çıkarıyorum. Bakalım ilk yorum kimden gelecek?
Kombinin borusu camdan çıktığı için de orada kocaman bir delik olması gerekiyor, bu yüzden de normal raylı sistemde bir perde olmayacağını düşündüğüm için yıllar yıllar önce katlamalı sistemde yapmıştım mutfağın perdelerini, elan da aynen devam etmekte.
Eski perdelerimi ölçüp biçip yenilerini diki verdim, pek de kolayoldu. Artık ben durmam Çarşamba'da uygun kumaş buldukça yenilerim...
Bu arada, benim gibi camın ortasından geçen bir boru nedeniyle farklı perde uygulamaları olanlar varsa hertürlü fikre açığım.
Bunca lafın sonunda gururla yeni perdelerimisunuyorum. Ben çok ama çok beğendim.

Bu da, perdemin baca deliği:) bacanın olduğu yere bir delik açtım fakat biraz büyük olmuş, duvar tarafına gelen yerden de çırt bant koyarak bacanın deliğini ortalamış oldum.


Umarım sizler de beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum.
Sevgiyle kalın,

22 Mayıs 2014 Perşembe

Bu sefer örüyorum


Takipçisi olduğum hanimelim.net formunda Mayıs ayında birlikte örmek üzere bir model belirlemişlerdi ve ben de katıldım. Ancak fırsat bulup iplerimi aldım ve başladım örmeye. Çok güzel bir bluz ve oldukçada kolay bir örneği var. Başladım bakalım bir hızla, umarım biter aynı hızla.




İpim Nako Estiva ve 3.5 numara şişle örüyorum. Şişlerim de Kartopu'nun. Çok hafif ve rahat örgü sağlayan bir şiş. Ben beğeniyorum ve eksik numaralarımı ya da yenilenmesi gereken şişlerimi bu markanın şişleriye değiştiriyorum. Bir minik tavsiye benden...:)


Sevgiyle kalın